2 Aralık 2013 Pazartesi

OECD Analizi ve Türkiye Gerçekleri

11
Kasım 2013 tarihinde OECD bir rapor yayınladı: How is Life? 2013 Measuring Well-Being. Üyeleri arasında hayat nasılmış diye 200 sayfalık bir rapor.
OECD çoğunuzun bileceği gibi Ekonomik kalkınma amaçlı 2. Dünya savaşı sonrası kurulmuş bir birlik. 34 üyesi var. Çoğu Avrupalı.
Açılımı Organisation for Economic Co-operation and Development.
Raporun bir parçası basında yer aldı. Türkiye'nin açık ara rakiplerine fark attığı bir analizdi. Benim de ilgimi çekince raporun tamamına baktım. Basında yer alan analizin eksik ve yetersiz olduğuna karar verdim. Belli parçalarını paylaşmak istedim.
Öncelikle bizim basının paylaştığı analiz, OECD üyeleri arasında çalışma saatlerini gösteriyordu.

1

50 saatten fazla çalışanların yüzdesi. Rakiplerimize fark atmıştık. Hadi Kuzey Avrupayı falan geçiyorum, Polonya, Brezilya kimi bulduysak sollamıştık. Çalışma saatimizdeki farklılık ücretlere yansısa, ne çalışkan ülkeyiz deyip bu grafik ile gurur bile duyabilirdik ama gerçek bu değildi. OECD ülkelerinde en fazla mesaiyi yapan bizdik ama gelir tarafında yine terazinin ters tarafındaydık.
Raporu incelemeye devam edelim.
Birazdan inceleyeceğiniz grafikten önce Gini Katsayısının ne olduğunu açıklamam gerek. Gini katsayısı, bir ülkede milli gelirin dağılımının eşit olup olmadığını ölçmeye yarayan bir katsayıdır. Katsayı 0 ile 1 arasında değerler alır ve yüksek değerler daha büyük eşitsizliğe tekabül ederler. Örneğin herkesin aynı gelire sahip olduğu bir toplumun Gini katsayısı 0 iken tüm gelirin bir kişide toplandığı toplumun bu katsayısı 1'dir.
2

Evet Gelir Dağılımı Eşitsizliğinde liderliği Şili'ye kaptırıp, Meksika ve Rusya'nın ardından 4. sırada olduğumuzun resmi. Sol eksen yukarıda anlattığım Gini Katsayısı. Durum kötü olmakla birlikte 90'lara kıyasla çok daha iyi durumda olduğumuz da bir gerçek. Bizden bir sonrada ABD var diyebilirsiniz, evet orada da gelir eşit dağılmıyor ama orada pasta bizdekinden çok daha büyük.
4
Bir sonraki grafiğimiz OECD ülkeleri arasında kişi başına düşen oda sayısı. Ev şartları hayat kalitesini belirleyen önemli unsurlardan biri. Türkiye'nin nüfusu her ne kadar diğer ülkelere kıyasla fazla da olsa grafikte durduğumuz yer olayın nüfus ile açıklanamayacak kadar kötü olduğunu gösteriyor.
5

Yukarıdaki grafik üzerinde, demografik istatistikler ile birlikte, yapılan anketlerdeki kişilerin sağlık durumu konusunda verdikleri cevaplar kullanılmış. Ne kadar yaşayacağımız konusunda yine Rusya Meksika gibi ülkeler ile birlikte sondan 4.'yüz.
Aşağıdaki grafik sanırım en acısı. Eğitime erişim başlığındaki grafik eğitim konusunda OECD ülkeleri arasında nerede olduğumuzu gösteriyor:
6

Grafikteki beyaz noktalar önceki yıl ortalamaları. Bizim açımızdan yüzdenin önceki yıllara göre yükseldiğini görebilirsiniz. Hamdolsun bu konuda lideriz...
Alttaki grafik bana göre en şaşırtıcı olanı. Şöyle bir soru soruluyor "Ne zaman yardıma ihtiyacın olsa sana her koşulda yardım edecek bir akraban ya da yakının var mı?". Bununla ilgili ABD krizi zamanında bir araştırma yayınlanmıştı. Analizde kabaca, gelişmiş ülkeler ile bizim ülkemizde kriz algısının farklı olduğu, gelişmiş ülkelerde ilişkilerin daha kopuk olduğundan insanların işsiz kalmasının sosyolojik olarak çok daha etkili sonuçlar doğurduğu fakat ülkemizde yardımlaşma duygusunun ve akraba ilişkilerinin çok sıkı olduğundan, çalışan işsiz kalsa bile ailesinin yanında yaşamına devam ettiği gibi bir ana fikir vardı. Ben bu fikre kesinlikle katılmakta idim. Zira özellikle aileler, çocukları için her hangi bir zamanda ellerinden ne gelirse yaparken, Avrupa kültüründe, 18 yaşından itibaren bireylerin sorumluluklarının çoğunun ailesi tarafından bırakıldığına inanırdım. Grafik "Evet ne zaman başım sıkışsa, her koşulda yardıma koşacak bir akrabam/yakınım var" diyenlerin yüzdesi. Bakın sonuçlar ne söylüyor:
7

Bir sonraki araştırma konusu Hava Kirliliği. Yorum yapmayı gerekli bulmuyorum.
8

Temiz suya erişim, daha doğrusu evinizdeki suyun kaliteli olduğuna dair inancınızın ölçüldüğü araştırma da yorumsuz olarak aşağıda...
9

Peki veriler bunlar iken halkımız mutlu mu? Bununla ilgili Cantril Ladder diye bir ölçümleme varmış. 10 hayattan tam anlamda tatmin olduğunuzu belirtirken, 0 hiç tatmin olmadığınızı söylüyor. Siz Türkiye'de yaşadığınız hayat ile ilgili kaç puan verirdiniz?
10

Yahu bizimle ilgili hiç mi iyi bir veri yok derseniz, bunlar benim seçtiklerim buyurun kendiniz de inceleyin derim. http://www.keepeek.com/Digital-Asset-Management/oecd/economics/how-s-life-2013_9789264201392-en#page79
Araştırma OECD ülkeleri arasında değil de dünya çapında olsa idi muhtemel görüntümüz bu kadar kötü olmazdı. Angola'ya kıyasla çok iyi bir ülke olduğumuzu farkındayım. Suriye'de yaşayanlar Türkiye'ye iltica için birbirini çiğniyor.
Ya hamdolsun deyip şükredebilir ya da daha iyi olmak için çaba sarf edebiliriz. Seçim bizim...

Hiç yorum yok: